Source: The picture is created by AI with ideogram.ai. Prompt: A man with a Macbook in his hand, very happy and jumping. “Star” is written above his head. create his face and body very realistic.
Yazılarınıza Küçük Dokunuşlar İle Neler Yapabileceklerinize İnanamayaksınız.
İşte yeni başlayanların her zaman yaptığını gördüğüm (ve eskiden benim de yaptığım!) başlık seçerken yapılan üç önemli hata.
Bu başlık hatalarından kaçınmaya başladıktan sonra görüntülenme sayılarımda inanılmaz bir artış gördüm.
Sizlerinde kolayca kaçınabileceğiniz başlık seçimi hatalarını, detayları ile aşağıda inceleyelim. Böylece sizde okuyucu çeken, yazınıza uygun ve kendinizi iyi hissetmenizi sağlayacak başlıklar yazabilirsiniz.
1. Başkalarının başlıklarını kopyalamaya çalışmak
Bunu başlık seçimi hatası olarak adlandırmak tam olarak doğru olmayabilir. Çünkü azda olsa işe yarayabilir. Ama sorun da tam olarak bu.
Ne zaman başkalarının (başarılı) başlıklarını kopyalamaya çalışsam, gerçekten önemsediğim içerikler yazmak yerine viral olma peşinde koşuyorum.
Ayrıca, okuyucularla daha derin bir ilişki kurmak için son derece önemli olan başlığa kendi kişiliğimi ve tarzımı katma fırsatını da kaçırmış oluyorum.
İşte size, bir başlık hatası örneği:
Bir süre önce, birçok yabancı blog yazarının aşağıdaki başlık şablonuyla psikoloji listeleri yayınladığını gördüm:
“Bir grup insan için X Alışkanlığı/Tutumu/Hatası.” Ben de bu başlığı bir süre benimsedim ve Medium İngilizce bloğumda “9 Easy Habits To Become a Successful Writer” gibi makaleler yazdım.
Bu başlık tipi Medium’da uzun bir süre viral oldu, ancak bunun nedeninin, yazar çoğunluğunun kullanımından dolayı ve geçici olduğunu biliyorum. Aslında bende sonuçlarını görmek için bir trendi körü körüne takip etmiş oldum.
Boşuna Medium’da eskiden Viral olmuş yazılardaki yorum ve alkışların sayılarına bakıp aldanmayın. Deneyerek tecrübe ettiğim şey, şuan o başlıklar kesinlikle işe yaramıyor.
Çünkü bu formülü en son kopyalamaya çalıştığımda, makalem fiyaskoyla sonuçlandı ve bunu kullandığım için kendimi kötü hissettim.
Ve dürüst olmak gerekirse? Medium’da bir başlık bir kez kullanıldığında, insanlar onu görmüş oluyor.
Dolayısıyla, makaleniz tamamen yeni ve heyecan verici bir şey hakkında olsa bile, insanlar makalenizi yalnızca başlığına göre değerlendirebildikleri için de, o yazının eski olduğunu varsaymak zorundayız.
Genellikle, bu gibi trend olan bir başlık şablonunu kopyalamadığım zamanlar, başlıklarımdan çok daha memnun oluyorum.
Bu başlık hatasından kaçının ve kendi başlık fikirlerinizle her zaman taze kalmaya çalışın.
2. Zeki olmak… ama net olamamak
Bir okuyucu, bir makaleye tıklayıp tıklamamaya karar verirken sadece üç parça bilgiye sahiptir:
* Başlık resminiz
* Yazar adınız
* Başlığınız
Not: Alt başlığınız yazının içine girmeden görülmez.
Ve kabul edelim: Eğer bu işi ciddiye alıyorsanız, harika bir başlık yazmak gerçekten ZOR ve BÜYÜK bir iştir.
Daha çok platformdaki yeni okuyucuları hedefliyorsanız, o zaman yazar adınızda hiçbir işe yaramaz. O zaman, başlık görselleri de o kadar önemli olmuyor.
Nihayetinde, başlığınız bir okuyucunun makaleniz hakkında sahip olduğu ilk ve tek bilgi kaynağıdır.
Başlığınız, okuyucunun yazınıza tıklanıp tıklanmayacağına karar veren ilk sıradaki şeydir.
Bu nedenle, pek çok yazar fikirlerini, şiirsel, komik ya da gizemli bir şekilde sunmanın akıllıca bir yolunu bulmak ister.
Ancak bu sizi ikinci bir başlık hatasına götürecektir.
Ne yazık ki, “zekice” başlıklar genellikle korkunç bir ilk izlenim yaratır. İnsanların kafasını karıştırırlar!
Sorun şu ki,
Başlık size zekice gelebilir çünkü üzerinde düşünmüşsünüzdür. Konunuza aşinasınız, konuyla ilgili 10.000 kelime okudunuz ve başlık seçimi için yarım saat harcadınız. Başlık, sizin çocuğunuzdur.
Ancak çok akıllı olmaya çalıştığınızda, başlığınıza ilk kez bakan birinin bunu çözmek için çok fazla beyin çalıştırmaya ihtiyacı olacaktır.
Sonuç olarak, makaleniz dilimlenmiş ekmekten bu yana en iyi fikri ortaya koysa bile, okuyucu başka bir şeyi okumaya yönelecektir.
İşte size, bu tip başlık hatasına bir örnek. Diyelim ki kedi sahibi olmanın üç yaygın sorunu hakkında bir yazı yazdım.
Zeki olmaya çalışabilir ve başlığına “ Remzi ve Metin Bir Felaketi Tetikledi” gibi bir şey yazabilirim.
Bu merak uyandıran başlığı yazarken bile bana komik geldi!
Yazımı okumak isteyen birisini, tıklamadan önce Remzi ve Metin’in arkadaşımın kedilerinin adları olduğunu ve bu yazımda neyi kastettiğimi bilmiyor.
Peki, Daha iyi bir yol var mı?
Kesinlikle var, başlığınızda basitçe makalenin ne hakkında olduğunu söyleyin.
Genel olarak bu yol, şu tavsiyelere dayanır:
- Başlığınızı fazla abartmayın (mübalağalardan kaçının).
- Makalenizin ne hakkında olduğunu sade ve basit bir dille anlatın.
- Kelime oyunları, jargon ve metaforları kesinlikle gerekliyse veya kelime seçiminize yakından aşina olan niş bir sektör için yazıyorsanız o zaman kullanın.
- Takıldığınızı hissederseniz, ilk içgüdünüze geri dönmek yardımcı olabilir. Ayrıca, ana başlığınızı bazen alt başlıkla değiştirmekte harikalar yaratabilir!
3. Başlığınızı yayınlamadan önce gerçek insanlar üzerinde test etmemek
Başyapıtınızı tamamladığınızda, onu bir an önce yayınlamak çok cazip gelir. Ancak o zaman büyük bir seçim hatası yapmış olabilirsiniz.
En önemliside, başlıklarınızı diğer insanlar üzerinde test etme fırsatını kaçırırsınız.
Sorun ne mi?
Bunu yapmak biraz zaman alır!
Genellikle gerçekte geri bildirim almak, yazar için acı verici olabilir.
Ancak fazladan çaba gösterdiğiniz her seferinde bunun karşılığını fazlasıyla alacaksınız.
İnternette yazmanın en önemli özelliği, okuyucular ucuz başlıkların ve aceleye getirilmiş işlerin kokusunu hemen alırlar.
Bu yüzden, yazınızı internetin sonsuz boşluğuna bırakmadan önce, başkalarıyla başlığınızı tartışmak, size gerçek bir kontrol sağlar.
Örneğin, başlığınızı annenizle, eşinizle, çocuğunuzla, arkadaşlarınızla, kız kardeşiniz ile paylaştınız.
Eğer başlığınızın anlamı ve yazınızın içeriği ile ilgili ufacık bile kafa karışıklığı yaşıyorlarsa, başlığınız yeterince açık değildir.
Başa dönün ve daha iyisi için tekrar deneyin.
Yukarıda Belirttiğim Üç Önemli Başlık Hatasından Mutlaka Kaçının.
Hızlı özet:
* Başarılı başlıkları kopyalamak yerine, bir kavram üzerinde kendi yorumunuzu yaratın.
* Başlığınızla şirin veya akıllı olmaya çalışmak yerine, basit ve net olun.
* Aklınıza gelir gelmez başlık atmak yerine, arkadaşlarınız ve aileniz üzerinde testler yapın.
Günün sonunda, başlık yazmak korkunç bir zorluk olmaya devam ediyor. Yeni başlayan biri olarak bu üç başlık hatasını yapmak çok kolaydır.
Ancak bunlardan kaçınır, denemeye devam eder ve zaman ayırırsanız, dikkate değer sonuçlar görmeye başlayabilirsiniz.
Başlık yazma sanatını ve bilimini öğrenme yolculuğunuzda size bol şans diliyorum.
BONUS;
Son zamanlarda, bir çok konuda yapay zekadan yardım almaya başladım.
Mesela ilk kez bu yazımda yapay zeka tarafından oluşturulmuş bir kapak fotoğrafı deniyorum. Bakalım arama motorlarından yazıma gelecek olan görüntülenmeleri ne kadar etkileyecek.
Yine aynı şekilde zaman zaman özellikle alt başlıkları yapay zekaya yazdırıp, bir kaç seçenek içinden ufak değişiklikler yaparak en iyi alt başlığı bulmaya çalışıyorum.
Başlık ve alt başlık seçimlerinizde mutlaka yapay zekanında fikrini sormayı atlamayın.